Evimde daha çok vakit geçirebileceğim, kendime daha fazla zaman ayırabileceğim, daha özgür olacağım bir hayat istesem de kısa vadede bu olacak gibi görünmüyor. O nedenle bu isteğimi biraz da olsa tatmin etmek için birkaç günlüğüne izne çıkacağım. Yapmak istediğim onca şeyi bugünlere sığdıracak, bol bol keyif yapacak, kendimi dinleyecek, silkelenip kendime geleceğim. Ve yeni yıla daha dingin gireceğim.
Alışverişten böyle dönünce yaşam biçimimi sorgulamam gerekir mi diye düşünüyorum bazen.
Yılbaşı hediye paketleme fikirleri son hız devam ediyor. Pinterest klasörümü dolduruyorum, burada birkaç tanesini paylaşıyorum sadece fikir vermesi için. Daha fazlası bildiğiniz üzere burada
Ağacı kurdum ama doğru dürüst fotoğraflayamadım. Hayır fotoğrafını çekene kadar ben gelir yeni yıl o nedenle cep telefonundan bir kare ile idare edelim şimdilik.
Sevgiler.
Sanıyorum bu ara birçok kişi hediye seçme telaşında. Ben de hediye vermeye bayılıyorum, seçerken de çok keyif alıyorum ama paketi benim için hepsinden daha önemli. O nedenle hediyelerimin birçoğu şu an hazır ve paketlenmek için ilham perisini bekliyorlar.
Yılbaşı hediyelerinizi paketlemede fikir vermesi açısından birkaç örneği sizinle de paylaşmak istedim. Ben bunları çok beğendim. Hepsi ne kadar da kolay bir o kadar da yaratıcı öyle değil mi?
Daha fazlasını burada bulabilirsiniz.
Bir de aklımda gitmek... Nereye olursa... En çok Londra bir de Amsterdam. En yakın Sakız belki Rodos, İstanbul falan.
Ama ne olursa olsun biraz gitmek.
Bundan dolayıdır ki ben yine bugünlerde wish list, bucket list, to do list artık allah ne verdiyse listelerimi, defterlerimi doldurmaya başladım. Ortalığı derleme-toplama, kararlar alma, düzene koyma işleri hızlandı. Hediye ve paketleme fikirleri kafada uçuşmaya çoktan başladı. Ve pek tabi yılbaşı ağacı! İsteyen istediğini söylesin, geleneklerimizde yok desin, gavur icadı desin, kim ne derse desin ben bu yıl yine ağacımı süsleyeceğim, yine camlarıma kar spreyiyle desenler yapacağım, yine hediyelerimi alıp yine hediyelerin paketlerine hediyelerden daha çok özeneceğim. Bunun için arşivlediğim fakat kaynaklarını hatırlamadığım görsellerim var o nedenle onları paylaşmam çok doğru olmaz ama yenilerini kaynaklarıyla birlikte burada paylaşıyor olacağım.
Yeni yılın enerjisini her geçen gün daha da artarak hissetmeniz dileğiyle...
Kahve sevdam yüzünden bende biraz da İtalyanlık olduğunu düşünüyorum. Evde ancak bir işletmede olabilecek kadar kahve makinesi ve kahve çeşidi var. Türk kahvesi makinesi, Latte-Cappucino makinesi, filtre kahve makinesi gibi.
Dışarıda da tercihim genelde kahve.
Mesela benim için "Bir şeyler içeriz" demek bira değil kahve anlamına geliyor ilk önce.
Kitap okurken kahve, film izlerken, sohbet ederken, yağmur yağarken, müzik dinlerken hep kahve... Kahve içmenin bahanesi çok bende.
Ve şimdi kahve keyfime eşlik edecek harika bir site buldum ve sizinle paylaşmak istedim. Kahveni seçiyorsun, müziğini dinlemeye başlıyorsun.
Keyifli dinlemeler...
Yemek ve içmek konusunda her zaman sınırsızdım ama bu ara sanırım biraz abarttım.
Çektiğim fotoğraflara bile bakıyorum hep içecek, yiyecek. Yapmayı mı daha çok seviyorum yemeyi mi hala ona karar verebilmiş değilim.
Emin olduğum bir şey var ki her zaman fırınla sıcak bir ilişkim var :) Kendimi iyi hissetmediğim her an mutfaktayım. Artık biliyorsunuz en çok muffin ve cookie yapmayı seviyorum.
Ne zamandır yapmak istediğim bir kek vardı onu denedim geçenlerde. Çok basit malzemelerle, çok pratik yapılan bir kek aslında. Tadını da çok beğenmeme rağmen yine de denemeden içim rahat etmeyecekti. En sonunda yaptım ve rahatladım.
İlk yaptığımda kardeşim ve arkadaşları ile silip süpürdük. Hal böyle olunca ikincisini yapmak farz oldu tabi. Bir iki gün sonra 2. kez denedim ve bu sefer ilkinden de güzel oldu :) Bu defa ofise ve annemlere de götürdüm, bayıla bayıla yedik.
Ben iflah olmaz bir şekilde bu keki yapmaya devam edeceğim. Ancak ilk sırada kardeşimin arkadaşlarına
söz verdiğim muffinler var. Ben yaparken onlar da yerken mutlu olacak. Bu duyguyu seviyorum!
Bu aralar, o kitabım nerede, şu defterim nerede, o notu nereye koymuştum diye dolanıyorum. Dün akşam da bir kitabıma sardım. Twitter'dan attığım "Kediler Güzel Uyanır" kitabım nerede çığlığıma yanıt gecikmedi neyse ki, mutluyum :) Bir defterim var ki onu bulamıyorum :( Kağıthane'den almıştım, haftasonu evin altını üstüne getirip onu bulmalıyım.
Mevsim geçişiyle birlikte yine bir derlenme toparlanma isteği içindeyim. Bir de hediye baykuş kalemime arkadaş olarak gelen hediye baykuş defterin mutluluğu içinde ;)
Akşam yine kalktım 'ben cookie yapacağım' diye kendimi mutfağa attım. Ben yaptım diye söylemiyorum muhteşem oldu. Valla ben yaptım diye değil, geçen yaptığımda bir aksilik olmuştu ve cookie sıradan bir kurabiyeye dönüşmüştü. Ama ilginçtir ki onun da seveni çok oldu.
Bu ara sıkıldıkça kendimi mutfağa atıyorum, yemeyi ayrı, yapmayı ayrı seviyorum. Kararan günlerle depresif olmayayım diye aslında bütün çabam. Fırından gelen kokularla kendimi iyi hissediyorum çünkü. Bir de farklı aromalı çaylarla. Sanırım koku endeksli bir mutluluk skalam var benim. Bu sabah çayımın kokusu tarçındı mesela, dün sabah yaban mersini. Sabahları böyle karşılamak iyi oluyor.
Herkese güneşli ve mis gibi tereyağı ile yapılmış cookie kokulu bir haftasonu diliyorum ;)
Adatepe iÅŸte, fotoÄŸraflardaki gibi...
Ne desem az, eksik kalır.
Küçükkuyu tatilinin uzantısı, en az Yeşilyurt kadar güzel...
Ne desem az, eksik kalır.
Küçükkuyu tatilinin uzantısı, en az Yeşilyurt kadar güzel...
Büyüleyici, kurtarılmış bölge, kıskançlıktan "keşfedilmesin" dedirtecek kadar güzel, masum.
Sokaklarında kendini, dünyayı unutturan...
Adatepe 2. bölüm bir sonraki postta...