aklımdan geçenler, gözüme takılanlar ve içime oturanlar...

Cuma, Temmuz 23, 2010

Cake kulağıma fısıldarken Duman kulağımın dibinde bas bas bağırıyordu bu sabah…

Cuma’dan mı, haftaya tatil olduğundan mı yoksa kötü geçen haftanın son bulduğundan mı bilmem, pek bir pozitif ve enerjiğim bu sabah.

Never There en sevdiğim şarkılardan biri ve ben “Acaba en sevdiğim şarkı olabilir mi?” nin muhasebesini yaptım gereksiz yere…

diğer en sevdiğim şarkıları düşündüm, en.. en.. daha en..

Vazgeçtim…

Benim en sevdiğim şarkım çoktu :)

Serviste karşı sırada benim hizamda oturan saçlarını civciv sarısına boyatmış kız sürekli hareket halinde, dikkatimi çekiyor. Bakıyorum, sabah sabah bordo ojelerini sürmüş e malum onu da sağa sola bulaştırmış, temizlemekle uğraşıyor. Daha da kötüsü elbisesine bulaştırmış, bir yandan diğer tırnaklarını bozmamakla uğraşırken diğer yandan elbisesini temizlemeye çalışıyor, her defasında biraz daha berbat ediyor…

Çantasından dudak parlatıcısını çıkarıp sürüyor, şöyle bir ayağını uzatıp ayakkabılarına bakıyor. Bu arada etrafına bakınıp kendisini gören birileri var mı diye bakmayı da ihmal etmiyor. Arada kaçamak bakışlar atıp etrafa anlamsızca gülümsüyor, şirinlik yapıyor hani…

Bense gülümsüyorum kendi kendime, boşveriyorum, iniyor…

Kulağıma fısıldıyor Elvis…

be mine tonight, tomorrow will be too late…

Servis şoförümüz otoban çıkışını kaçırmak üzereyken içimden ona “Ramazan uyuma servise sahip çık” dedim, nedense? :)

Zaten dün neredeyse kaçırıyordum servisi, kızgınım ona…


bu muhteşem meyve de bahçemizden, henüz adını bilmiyorum ama :)

3 gündür çektiğim mide ağrım dün sona erdi, neden ağrıdı nasıl geçti anlamadım…

Stresli ve yorucu bir haftaydı belki ondan, belki bileğim nedeniyle içtiğim ilaçlar dokundu bilmiyorum ama feci bir ağrıydı.

Bir ara “hıh” dedim “ülser oldum sonunda!” “hasta ettiniz lan beniiii!!!!” diye bağırasım geldi :)

Özellikle 22:15’de çıkıp eve 23’de vardığım gece hem mide ağrısı hem mesai kabusunu unutamayacağım.

Bir de ertesi günün sabahı değerlendirilen rapora yapılan yorum “aslında bu şekilde bize çok şey vermeyecek” yorumu on numaraydı!

E.. rakamları oraya yerleştirmeden önce de görebilirdik bunu öyle değil mi?

Neyse…

izne çıktığım bugün bile mesaiye kaldım 20:00'ye kadar...
neyse ki her şey yoluna girdi, mümkünse telefonumu suya düşüreceğim ama, "aradığınız kişi şu an ulaşılmak istemiyor!"
Öyle bir doluyum, nasıl yazasım var bu günlerde, üretkenliğim had safhada, kafamda ne postlar yazıyorum, ne postlar…

ama şimdi biraz ara...

Önümüzdeki hafta tatilin “en bi” keyiflisini yapacağım çünkü...

You Might Also Like

0 yorum

Subscribe