Küçük mutluluklar...

Salı, Kasım 29, 2011


Lavanta kokulu sabahlara uyanmak...
Ancak, bunun için bir İstanbul yolculuğunda babamın benim için taa Yalova'dan aldığı lavanta saksısını kuruttum ben. Babam sonrasında Aydın yolculuğunun dönüşünde bana saksıda bir lavanta daha aldı gerçi. "Alayım ben onu eve götüreyim artık" dedim anneme dün, sordum bir de "Üstünde çiçekleri var mı?" diye. "Mevsimi değil daha" dedi. "İyi" dedim, "Dursun sizde biraz daha, daha mevsimi gelmeden heba etmeyeyim ben" Annem ona gözü gibi bakıyor, mevsimi gelecek, ben de alıp onu eve getireceğim, o çiçek açacak. Balkona koyacağım bu defa evet, suyunu da eksik etmeyeceğim. Gözünün içine bakacağım güzel kokusunu benden esirgemesin diye. Sonra çoğaltacağım onun sayısını. Lavantayı benim kadar çok seven canım arkadaşıma giderken birkaç dal koparacağım onun için.
Onun gözündeki ışıltı, lavantanın kokusu...
Daha ne olsun...

You Might Also Like

0 yorum

Subscribe