kesinlikle gerçekleşeceğine inandığım kararlarım ve hedeflerim var benim...

Pazartesi, Ocak 24, 2011


Yeni yıl münasebetiyle alınmış süpper kararlarım var benim ve henüz onları kayıtlara geçirmediğimi farkettim. Hemencecik uygulanmaya başlandı efendim kendileri. Hatta çok doğal bir şekilde hayatımın içine giriverdiler. Her gün de yenileri ekleniyor.
Öncelikle pek bir asabi olan ben daha sakin olmaya karar verdim! Gülüşmeler olmasın lütfen, çok ciddiyim! Vallahi...
Karşımda sinir sebebi olacak bir şahsiyet duruyor ve şansını zorluyorsa ben 'her şeye rağmen' soğukkanlılığımı koruyorum. Evet evet, buna karar verdim. Sakin sakin susuyorum, dinliyorum. Aklımdan güzel anları geçiriyorum. "Şu hayatta her şey gelip geçici" diye düşünüp gülümsüyorum. Bunun için büyük acılar yaşamaya, sevdiğimiz birisini kaybetmeye gerek olmadığını düşünüyorum çünkü. Çocuk değiliz artık (kısmen :) mutlaka sobada elimizi yaktıktan sonra öğrenmemize gerek yok, özetle.
Çünkü farkettim ki ben kendimi üzüyorum, karşımdakini ise değiştirmek imkansız, belki de gereksiz.
Sonuç olarak şunu biliyorum ki istemediğim insanları hayatımdan çıkarma gücüm var benim. Bu benim elimde. Geçen yıl okuduğum bu söz mü neden oldu bilmiyorum ama olduysa da ne iyi oldu.
"Eğer bir dış etken seni üzerse, duyduğun acı o şeyin kendsinden değil senin ona verdiğin değerden geliyordur. Onu da her an ortadan kaldırma gücün vardır." Marcus Aune.
Ne kadar da anlamlı öyle değil mi? Haksız mıymışım yani? Koskoca Marcus yalan mı söyleyecek?
Her ay bir kitap bitirme sözü verdim sonra kendime. Hızlı da gidiyorum aslında bu konuda, şu 5 ciltli 709 sayfalık kitabımı saymazsak. Hayır dengeyi bozuyor o, haksızlık yani...
Sonraaa....Yeni hobime daha fazla vakit ayıracağım. Aslında şu ara en çok onunla haşır neşirim zaten. Yeni alımlara, yeni keşiflere devam...
Daha fazla spor... Her koşu bandının yaşadığı talihsiz sonu yaşasın istemiyorum benimki. Yaza daha fit girmek allahın emri yani...
Ve tabi ki çocuklar. Benim bitmeyen tutkum. Onlar için bir şeyler yapmak her zaman keyiflendiriyor beni. TEGV'e üye olma çabam hızla devam ediyor. Öncesinde EÇEV'de 2 yıl aralıksız çocuklarla olmuş, onlarla yaratıcı drama atölyeleri yapmış, keyfine doyamamıştım. EÇEV'in evime uzak olması nedeniyle şimdi bu serüvene TEGV'le devam edeceğim.
STK faslı bununla bitmeyecek elbette, bir durak daha olacak, ilerleyen günlerde...
Yaratıcı Drama'yı ikinci plana atmış gibi görünsem de hayatımda, o hep benimle, hep bir yerlerde, el ele...Onunla ilgili hedeflerimi TEGV'le kaynaştıracağım işte.

Film arşivimi düzenleyeceğim, kendime yeni müzik arşivi oluşturacağım, evime istediğim o birkaç parça düzenleyiciyi de alıp rahatlayacağım, "artık vermem gerekiyor biliyorum ama kıyamıyorum" dediğim dergilerimi tutup sahafa götüreceğim...

Bu yılki hedeflerimden beni en çok heyecanlandıran kısma geldim: En az 5 yeni yer göreceğim!
Birinin adresi belli, diğerlerine ise henüz karar vermedim.

Profesyonel hayatla ilgili olanları şimdi buraya yazmak istemiyorum, işi niye karıştırayım ki şimdi? Güzel güzel sohbet ediyorum şurada kendimle.

Yok bunun sonu yok...Zaten daha çoook var. Onları da zamanla konuşuruz.

Buraya yazdım ki bunları birileri tutup gözüme soksun, kimse yapmazsa özdenetim mekanizmam çalışsın; "demiştin işte bak, bak, buraya da yazmışsın" desin, ben de utanayım, hıh!

You Might Also Like

0 yorum

Subscribe